15 Temmuz hain darbe kal­kışmasında Polis Akade­misi Gölbaşı Kampüsün­de eğitimlerini bitirip kamp sürecine giren FYO ve PAEM öğrencileri mes­kun mahal eğitimi alıyorlardı. Hain kalkışma esnasında Gölbaşında di­renmek için hazır bekleyen öğrenci­ler Polis Akademisi tarihine geçtiler. Teşkilatta dört gözle beklenen yeni komiser adayları olacak öğrenciler, o gece korkusuzca direndiler.

Eğitim ve Öğrenci İşleri Şube Müdür Yardımcısı 4. Sınıf Emniyet Müdürü Alper Avcı; “Mesai bittikten sonra devrelerimle birlikteydim, uçak sesleri duymaya başladım. Uçaklar ol­dukça alçaktan uçuyordu. İnternetten haberlere baktım. Tankların köprüyü kapattığını gördüm. Fetullahçı Terör Örgütünün hain bir planının olduğu­nu öğrenince hemen okula koştum. O sırada öğrencilerimize yanaşık düzen eğitimi veriliyordu. Eğitim bittikten sonra kontrole gidecektim. Hemen Akademide öğrencilerden sorumlu komiseri aradım. Öğrencilerin stad­yumun önünde toplamasını ve yolda olduğumu ifade ettim” şeklinde ko­nuştu.

Alper Avcı akademiye geldiği anı şöyle anlatıyor; “Öğrencilerimizin ya­nına gittim. Öğrencilere; Anadolu bir Türk yurdudur. Sadece Alparslan’ın fetih etmesiyle değil, kıyamet gününe kadar ilelebet bu böyle olacak. Türk Milleti her zaman hainlerle müca­dele etmiş bir millettir. Hainler tarih boyunca hep içimizden çıktı. Bu gece bu hainlere karşı bir savaş vereceğiz. Allah bizimle beraber ve zafere ulaşa­cağız dedim.”

“Öğrenciler Vatan Mücadelesinde Olduk­larının Farkındaydılar”

Alper Avcı; “Öğrencilerimiz eği­timlerini tamamlamış ve son olarak meskun mahal kampını bitirince me­zun olacaklardı. Kampın yarısının bit­tiği dönemde bu girişimle karşılaştık. Çatışmaya nasıl girilir, bina araların­dan ve içerisinde silahlı olaylara nasıl müdahale edilir, nasıl yaralı taşınır hepsini yıl boyunca aldıkları eğitim ile öğrenmişlerdi. Öğrencilerimize artık komiser olduklarını söyledim, mezun olduklarını ifade etmiştim o kara gece de.”

“Şartlar Ne Olursa Olsun Kesinlikle Polis Akademisi Teslim Edilmeyecekti”

Avcı; “Polis Akademisi Başkanı Sayın Prof. Dr. Yılmaz Çolak’ın ma­kamına gittim. Sayın Başkanımızın tabancasına fişek bastığını artan fişek­leri şeffaf bir poşete koyduğunu gör­düm. Başkanımıza öğrencilerimizin hazır olduğunu söyledikten sonra; Sayın Başkanımız derhal silah depo kapısı açılsın ve silah ve mühimmat­lar dağıtılsın. Servislerin hemen okula gelip öğrencilerimizin ivedilikle kritik noktalara sevkinin sağlanması talima­tını verdi. Bu talimatı aldıktan sonra öğrencilerimizin yanına gittiğimde EGM Havacılık Daire Başkanlığı’na bomba atıldı. Sayın Evren Yoğurtçu Müdürümle birlikte, öğrencileri ikin­ci bir saldırı olmasına karşın sığınak­lara aldık.

Bu esnada Sayın Yılmaz Çolak Başkanımız, öğrencilere ivedilikle silahların dağıtılmasını, servislerin hazır edilmesini, Ankara Emniyet Müdürüyle görüşüp ihtiyaç olan böl­gelere sevklerinin yapılacağını belirt­ti. Sayın Başkanımız, Genel Kurmay Başkanlığı’nın karşısında bulunan Po­lis Akademisi Anıttepe Yerleşkesine geçeceğini, oradaki durumun kritik olduğunu ve şayet burayı ele geçir­mek için gelirlerse kesinlikle bir tane bile vatan hainini içeri sokmayacaksı­nız talimatını verdi.

Akabinde ikinci saldırı Özel Harekat Daire Başkanlığı’na havadan atılan bombayla gerçekleşti. Sayın Evren Müdürümün de talimatıyla öğ­rencilerimizin bir kısmına silah dağı­tarak okul içerisindeki kritik bölgelere mevzilendirdik.

Saat 03.00 sıralarında Sayın Baş­kanımız Yılmaz Çolak ve Sayın Baş­kan Yardımcımız Ufuk Ayhan Gölbaşı yerleşkesine tekrar intikal ettiler. Alınan tedbirleri tekrar kontrol ettikten sonra öğrenci ve personele, bu hain girişimin eninde sonunda bastırıla­cağını, milli iradeye hiçbir grubun hakim olamayacağını söylediler. Ar­dından Sayın Başkanımız her türlü ça­tışma ortamına hazır olduğumuzu ve aldığımız bütün eğitimlerin amacının milletimizi ve devletimizi korumak olduğunu ve bunu göstermenin en iyi fırsat olduğunu söyledi. Sayın Başka­nımızın bu konuşması personelimize ve öğrencilerimize güç ve moral ver­miştir.

“Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz ÇOLAK 15 Temmuz gecesi Polis Akademisi Başkanlığı’na bağlı tüm birimlere direnişte bulunma konusunda ilk yazılı emri verdi.”

PAEM Müdür Yardımcısı 2. Sınıf Em­niyet Müdürü M. Evren Yoğurtçu o gece yaşanan hain kalkışmada mille­timiz ve teşkilatımızın birlikte hare­ket etmesinin tarih sayfalarına altın harflerle yazıldığının altını çizdi. Po­lis Akademisinde o gece yaşananları ise şöyle ifade etti; “Polis Akademi­si Başkanımız Sayın Prof. Dr. Yılmaz Çolak’ın talimatları doğrultusunda güvenlik önlemleri aldık. Aynı za­manda Didim’deki kampımızla irti­bata geçtik. Didim Uygulamalı Kam­pımızda ise Polis Akademisi Başkan Yardımcısı 1. Sınıf Emniyet Müdürü Sayın Fatih İnal’dan ise oradaki duru­mu öğrendik.” dedi.

Yoğurtçu sözlerini şöyle sürdür­dü; “15 Temmuz günü Polis Akade­misi’nde eğitimlerini bitirmiş, kamp süreçlerine girmiş 840 komiser yar­dımcısı adayı vardı. Bunlardan bir kı­sım öğrencilerimize uzun namlulu si­lah dağıtıldı. Polis Akademisi Başkan Yardımcısı Fatih İnal’ın da talimatıyla oradaki kampımızda teyakkuz halin­de bekliyordu.” M. Evren Yoğurtçu; “Sürekli Özel Harekat Dairesi Baş­kanlığı, Havacılık Dairesi Başkanlığı ve Polis Akademisi çevresindeki ha­reketlenmeyi kontrol ettiler. O gece teşkilatımız içerisindeki ilk hedefleri Havacılık Dairesi Başkanlığı ve Özel Harekat Dairesi Başkanlığı oldu.” diye konuştu

“Savaşmaya Hazır Bir Güç Vardı ve Gözlerinde Korku Yoktu.”

Alper Avcı; “Ben 15 Temmuz gecesi, öğrencilerimizi öğrenci gibi görmedim. Çünkü onlar artık muha­rip bir gücü temsil ediyorlardı. Savaş­maya hazır bir güç vardı ve gözlerinde korku yoktu.” dedi. Avcı sözlerini şöy­le sürdürdü; “Eğitimlerini tamamla­mış komiser adayları ilk defa böyle bir olayı tecrübe ettiler. Bir anda topluluk nasıl sakinleştirilir, nasıl insan sevki yapılır öğrencilikleri bitmek üzerey­ken bunu da öğrendiler”

Alper Avcı; “Orhun Abidelerin­de yazılmış, ‘yer yarılıp gök çökme­dikçe Türkü Türk’ten başka kimse yıkamaz.’ Sözü ile sadece içeriden çıkacak hainlerin bunu yapabilece­ği ifade edilmiştir. Bundan sonra da kıyamet gününe kadar hainliklerin vuku bulabileceği aşikardır. Çünkü milletimize hainlik yapmak isteyen­ler bitmiyor. Büyük bir ders alındı bu olaydan. Milletimizin bir duruş sergi­lemesiyle artık hainler iki kere düşü­neceklerdir.” dedi.

M. Evren Yoğurtçu; “15 Tem­muz gecesi Polis Akademisi’nde dik duran o zaman öğrenci olan şu an ko­miser yardımcısı olarak görev yapan tüm kardeşlerime ise teşekkürlerimi sunuyorum. Tüm Akademi persone­li ve öğrencilerin metanetli ve vakur duruşu, tarih sayfalarında yerini ala­caktır.” dedi.

Avcı ise sözlerini şöyle sonlan­dırdı; “O gece Milletimizin direnişi hainlere karşı verilen ‘Kurtuluş Sava­şı’ mücadelesiydi. Karşımızdaki ha­inler milletin silahlarıyla millete ateş açan alçak bir terör örgütüdür. Ama vatandaşlarımız korkusuzca silahla, tankla gelenlere karşı taşla sopayla, kendi araçlarıyla, tankların önüne geçerek hayatlarını ortaya koyarak kendilerini siper ettiler. Vatandaşla­rımızın devletine sahip çıkması kadar güzel hiçbir şey yok. Elinde hiçbir si­lah olmamasına rağmen arabalarını, ellerinde ne varsa malını ve en önem­lisi canını devletin bekası için siper edenlerden Allah razı olsun, şükran­larımız milletimizedir.” diye konuştu.