POLİS DERGİSİ
POLİS DERGİSİ
HABERLER
İl Emniyet Müdürleri Ankara’daki Toplantıda Bir Araya Geldi
İl Emniyet Müdürleri Ankara’daki Toplantıda Bir Araya Geldi

İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Sosyal Hizmetler ve Sağlık Dairesi Başkanlığı Şehit Polis Özel Harekat Komiser Yardımcısı Demet Sezen Salonu’nda gerçekleştirilen İl Emniyet Müdürleri Toplantısı’na katıldı.

İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun katılımlarıyla gerçekleşen toplantıda; İçişleri Bakan Yardımcısı Sayın Muhterem İnce,  Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sayın Arif Çetin, Sahil Güvenlik Komutanı Tuğamiral Sayın Ahmet Kendir, Emniyet Genel Müdür Yardımcıları, İl Emniyet Müdürleri ve Daire Başkanları da hazır bulundular.   Toplantıya, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından başından vurularak ağır yaralanan Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ve 2014 yılındaki Kobani olaylarında Bingöl Emniyet Müdürü görevindeyken teröristlerin saldırısına uğrayan Gazi Emniyet Müdürü Atalay Ülker’de katıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, toplantı salonuna gelişinde tören mangasınca karşılandı.

Toplantının açılışında bir konuşma yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “174 Yıllık Türk Polis Teşkilatı’nın bugünkü temsilcileri olarak, icra ettiğiniz bu meslekte esasen hem önemli bir dezavantaj hem de önemli bir avantajınız var.  Dezavantaj şu ki, teknoloji ve iletişim çağı diye adlandırdığımız 21. Yüzyıl bize ne yazık ki hayalimizdeki dünyayı sunmadı. 21. Yüzyılın polisleri olarak en büyük dezavantajımız işte böyle bir küresel iklimde görev yapıyor olmamızdır. Ayrıca buna karşılık, büyükte bir avantajımız var, inancımız var! Milli ve manevi değerlerimiz var. Anadolu medeniyetimizden getirdiğimiz anlayışımız biraz önce tarif ettiğim dünyaya karşı kısmen bir kalkan vazifesi görmektedir.”  dedi.

“Göçmen kaçakçılığında PKK, YPG ve DHKP-C alenen ortaklık içerisindedir”

Özellikle uluslararası uyuşturucu raporlarına ait istatistikleri paylaşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Uluslararası uyuşturucu raporlarına göre 15-64 yaş aralığında milyon başına madde bağlantılı ölüm rakamları dünya ortalaması 35, ABD’de 329, AB’de 23, bizde ise 2018’ de 11.4’ tür. Bunda elbette ki verdiğimiz mücadelemizin başarısı kadar manevi hayatımızın da koruyucu etkisi söz konusudur. Esasen bugün yaşadığımız güvenlik problemlerinin tamamına yakınını dışarıdan, bu dönüşen dünyadan alıyoruz. Söz gelimi hepimiz çok iyi biliyoruz ki içeride başarılı ve kararlı operasyonlarla bugün bitirmeye yüz tutan PKK terör örgütünün kiralık suikast örgütünden başka bir şey olmayan
DHKP- C‘nin uzun yıllardır dışarıdan müttefikleri var. Bu örgütleri operasyonel iş birlikleri için yönlendirebiliyorlar.  Göçmen kaçakçılığında PKK, YPG ve DHKP-C alenen ortaklık içerisindedir. Uyuşturucu kaçakçılığında da ortaklık içerisindedir.” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “2200 yıllık devlet anlayışımızla beraber bugüne gelmiş tüm kurumlarımız sistematik bir şekilde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. FETÖ gibi terör örgütleri tarafından içi boşaltılmaya çalışılmıştır. Sadece bu meseleler değil eskiden beri yaşadığımız istikrarsızlık tamamına yakınında dış kaynaklı organizasyonun sebebiyledir. Geçmişte yaşadığımız sağ sol davaları, darbeler önemli olayların hemen ardından yaşanan ekonomik saldırılar ve krizler Ermeni soykırımı tasarıları, niyet mektupları vs. hep bu dışarıdan yönetim stratejisinin çıkıntılarıdır. Daha da kötüsü içeride bu oyunlara karşı direnç göstermek isteyen buna yönelik farkındalık oluşturmak isteyen siyasetçiler ve hükümetler, bizi küçümsemeyi kendine alışkanlık edinmiş bir takım sözde aydınlar tarafından sistematik olarak tamda dışarının bu operasyona yönelik itibarsızlaştırılmıştır. Dış mihraklar veya dış tehditler noktasında uyarı yapan bir şeyler anlatmak çalışan siyasetçiler bir şekilde alaya alınmış. Paranoyaların arkasına sığınmakla itam edilmişlerdir. Aynı zamanda tüm kurumlarımız 2200 yıllık devlet anlayışımızla beraber bugüne gelmiş tüm kurumlarımızı sistematik bir şekilde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. FETÖ gibi terör örgütleri tarafından içi boşaltılmaya çalışılmıştır. Altı oyulmaya ve bir takım sözde aydınlar tarafından itibar suikastine uğratılmaya çalışılmıştır. Sizde biz de biliyoruz PKK’nın, PYD’nin, YPG’nin aynı şekilde DHKP-C’nin ve FETÖ’nün iplerin kimin elinde olduğunu biliyoruz.

15 Temmuz da olduğu gibi FETÖ’nün talimatı ile oluşturulmuş hain kalkışmasının ve buna direnen milletin, buna direnen bu emniyet teşkilatının, buna direnen güvenlik güçlerimizin ortaya koyduğu irade, bu biraz önce bahsettiğim ve yıllarca dudak bükülerek değerlendirmeye çalışılan dış güçleri mağlup ettiğimizin en önemli adımlarından bir tanesidir. Burada tekrar söylemek istiyorum. İnsanımızı, milletimizi, kurumlarımızı, devlet anlayışımızı itibarsızlaştırmak ve sindirmek isteyen dış güçler, Allah’a hamdolsun ki hem milletimizin iradesi sayesinde hem de 2200 yıllık devlet alışkanlığımız bin yıllık bu coğrafyadaki tecrübemiz, medeniyetimiz, inancımız, kararlılığımız, birlikteliğimiz sayesinde bugün bertaraf edilmektedir. Belki de geleceğe bırakacağımız en büyük mirastır. Bunun da en büyük yüklenicileri sizlersiniz. Bugün tarihi bir görev yapıyorsunuz. Buradaki emniyet müdürlerimize hitap ederken esasen bütün polis teşkilatımıza bütün güvenlik güçlerimize sesleniyorum." ifadelerini kullandı.

“6222 sayılı yasa kapsamında işlem yapılan şahıs sayısı %21 azaldı.”

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) verilerine göre, toplumsal olaylarda 2016'dan beri yüzde 22 artış yaşandığını, müdahale oranlarının ise yüzde 2'den yüzde 0,7'ye gerilediğine dikkati çeken ve geçen temmuz ayında "Sporda Şiddetin Önlenmesi" konulu 6222 sayılı kanunda da birtakım değişikliğe gittiklerini hatırlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları kaydetti: “Tüm branşlarda 2018-2019 ile 2019-2020 sezonlarının ilk 15 haftası karşılaştırıldığında oynanan müsabaka sayısı aynı olmasına rağmen 6222 sayılı yasa kapsamında işlem yapılan şahıs sayısı bu sezon yüzde 21 azalmış, 1856'dan 1467'ye düşmüştür. Müsabaka düzeninin bozulmasına sebep olan olayların yaşandığı müsabaka sayısı ise yüzde 46 azalış göstermiştir."

“İşkenceye sıfır tolerans bizim milletimize ebedi taahhüdümüzdür”

İşkenceye "sıfır tolerans" prensibini sürdürdüklerine işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye'nin terörle mücadelesinin en yoğun olduğu dönem, 2015 sonrası dönemdir. Buna rağmen işkence konusunda Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde verilen karar sayısı 2015'ten beri sıfırdır. Kaldı ki bu alan, uzun yıllardır belli kesimlerce muhalefetin işkence iddiaları altında konsolide edilmeye çalışıldığı, Avrupa ile ilişkilerimizin baskılanmak istendiği bir alandır. Tüm bu şartlara rağmen Türkiye, bu konuda demokrasi ve insan haklarından yana duruşunda ısrarlıdır. İşkenceye sıfır tolerans, bizim milletimize ebedi taahhüdümüzdür. Son zamanlarda FETÖ'nün TBMM'ye sızdırdığı bir milletvekili marifetiyle sürekli gündeme getirilmeye çalışılan bu iddialar, tutarsızdır, temelsizdir, yalandır ve iftiradır.”

"Avrupa 'ne olursunuz bizi kurtarın' diyecek"

Terörü sadece Türkiye için bitirmek isteyerek güvenliği sağlamanın mümkün olmadığını belirten İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, “Eğitiyorlar, silah veriyorlar, ideoloji yüklüyorlar ve sonra da toplantılarda 'Hayır, onlar terörist değil, sizin tanımlarınıza uymayız.' diyorlar. 'Peki senin tanımın nedir?' dediğimizde ise tatmin edici bir cevap veremiyorlar. Elbette ki gerçeği hepsi biliyor ama şimdilik 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın' kafasındalar. Dolayısıyla bizler, Batılı muhataplarımızı bir kenara bırakıp bu coğrafyayı, dünyayı ve etrafımızdaki coğrafyayı güvenli hale getirmeye odaklanmak durumundayız.

Çok yakın bir zaman dilimi içinde içerinizdeki arkadaşlardan Avrupa'dan başta Almanya olmak üzere sizden destek ve yardım isteyecekler. 'Gelin bizi bu PKK teröründen, FETÖ anlayışından, bizim milletimizi huzursuz hale getirmek isteyen bunlardan kurtarın.' diyecekler. O zaman neler kaybetmiş olacaklar, biz o zaman o yangının neresine yetişeceğiz, bunu bilmiyorum. Türkiye'den ve emniyet teşkilatından yardım istemek zorunda kalacaklar, imdat isteyecekler, alarm çalacaklar ve 'Ne olursunuz bizi kurtarın.' diyecekler.” dedi.

İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu ve Emniyet Genel Müdürümüz Mehmet Aktaş, sabah programının ardından toplantı münasebetiyle Ankara Polis Evi’nde düzenlenen öğle yemeğinde Emniyet Müdürleri ile bir araya geldiler.