İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü iş birliğinde İstanbul’da düzenlenen “Genel Kolluk-Özel Güvenlik İşbirliği ve Entegrasyon Projesi (KAAN) Uygulama Eğitimleri” açılış programında açıklamalarda bulundu.

         Dünyada güvenlik açısından farklı bir dönemin içerisinde olunduğunu, 21. yüzyılın sonunda dünyanın artık güvenlik tehdidiyle karşı karşıya kalmayacağı ve güvenlik perspektifine ihtiyaç olmadığı yönünde bir anlayış oluşturulduğunu anlatan İçişleri Bakanımız, sorumluluk alanlarındaki her konunun üzerinde çalıştıklarını, 21. yüzyılın güvenlik yükünün, güvenlik duvarındaki en küçük bir çatlağa bile müsaade etmediğine dikkati çekti. Özel güvenliği, daha ziyade güvenlik sorunlarının tamamının yansıdığı, yoğunlaştığı şehirlerle ilgili bir kavram olarak nitelendiren Soylu, "PKK terörü sadece dağlarla kırsalla ilgili değildir. Fikri altyapısı, eleman temini şehirlerde üretilmektedir. Şehir, sadece mekânsal yerleşimden ibaret değildir. Bilakis mekânsal görüntünün arka planında, insanın bu mekanla kurduğu güvenlik ilişkisinin sahnesidir. Dolayısıyla şehir güvenliği, hele ki bizdeki İstanbul gibi küresel ölçekte büyük şehirlerin güvenliği, ayrı bir uzmanlık ve kapasite meselesidir ve özel güvenlik, bu işin büyük parçalarından biridir" diye konuştu.

          İçişleri Bakanımız, Türkiye'de özel güvenlik sektörünün, 3 milyar avro ticaret hacmine sahip, 350 bin personel, 1633 özel güvenlik şirketi, 493 eğitim kurumu ve 96 alarm izleme merkezinin faaliyet gösterdiği bir sektör olduğunu kaydetti. Özellikle 15 Temmuz'dan sonra bu alana ciddi şekilde odaklandıklarını dile getiren Soylu, ilk hedeflerinden birinin aidiyeti yükseltmek olduğunu ve bunu başardıklarını söyledi.

"Özel Güvenlikçi Arkadaşlarımız, Kolluk Güçlerimizin Yardımcı Kuvvetleridir"

          Özel güvenlik sektörüne ilişkin iki meselenin daha olduğuna dikkati çeken İçişleri Bakanımız, 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifiyle ilgili şunları söyledi: "Kanunla ilgili çalışmaları, kendi ihtiyacımızı yaptık. Yani sektör olarak bir ihtiyacımız vardı, bunu ortaya koyduk. Kanunu çıkaracak irade TBMM'dir. Onlara da yaklaşık 1 yıl önce ilettik. Olgunlaştığını düşünüyoruz. İnşallah yakın bir zamanda hem özel güvenlik sektörümüzün yöneticilerinin hem de özel güvenlik çalışanlarının yarına daha emin bakabilecekleri, ayakları üzerinde durabilecekleri bir anlayışı ortaya koyacağız. Kanunla yapamayacağımız bütün meselelerde de sektörün emrine amade olduğumuzu belirtmek durumundayız. Çünkü biz birlikte çalışıyoruz. Özel güvenlikçi arkadaşlarımız, kolluk güçlerimizin yardımcı kuvvetleridir."

 "Sağlıklı Bir Denetim Mekanizmasını Oluşturmayı İstiyoruz"

     KAAN Uygulaması'nın özel güvenlik personelinin eğitim süreçlerinin takibinin yapıldığı, eğitimlerin verildiği, iş birliği ve entegrasyonu sağlamaya yönelik önemli bir adım olduğunu belirten Soylu, şunları söyledi: "Doğal olarak bu adımı da atmamızın sebepleri var. Öncelikle özel güvenliklerimizin görev aldığı her alanda etkin, verimli ve sürdürülebilir bir çalışma yürütebilmelerini istiyoruz. Sağlıklı bir denetim mekanizmasını oluşturmayı istiyoruz. Özel güvenlik ve genel kolluk arasında derin bir iş birliği ve koordinasyon sağlamak istiyoruz. KAAN Projesi'ni, özel güvenlikle alakalı eğitim kurumlarından şirketlere, personel sayısından izin alan yerlere kadar en yoğun il olması hasebiyle İstanbul'da başlattık. Buradaki eğitim kurumları ve kamu hastaneleri gibi pek çok stratejik noktayı da projeye dahil ettik. 51 ilimizde bulunan stratejik noktalarda çalışan özel güvenlik görevlileri ile genel kolluk personelinin iş birliği ve entegrasyonunu tamamladık. İlk aşamada ülke genelinde Ağustos 2020 itibarıyla 2 bin 503 yerde çalışan 68 bin 727 özel güvenlik görevlisi ve 11 bin 574 genel kolluk personeli eğitilerek proje kapsamına alınmıştır. 2021 yılında özellikle İstanbul Esenyurt'taki sitelerden başlamak üzere ülkemizde bulunan 6 bin 16 sitede uygulamanın ikinci aşamasına geçilmiştir."

“350 Bin Kişilik Bir Güvenlik Desteği Sağlamayı Hedefliyoruz"

      İçişleri Bakanımız, KAAN Projesi kapsamında Esenyurt'ta başladıkları eğitimlere, 30 büyükşehirin sitelerinde bulunan özel güvenlik personelini de aşama aşama dahil ettiklerini, bu eğitimlerde genel kollukla kurulacak ilişkiden etkin iletişime kadar birçok konuda dersler verildiğini anlattı. 2021 yılındaki afet eğitim seferberliğine katkı sunması adına da burada yoğun bir faaliyet yürüttüklerini aktaran Soylu, bu kapsamda 50 bin 249 yerde çalışan 131 bin 480 özel güvenlik görevlisi ve 1814 genel kolluk personelinin afet eğitimleri alarak proje kapsamına dahil edildiğini kaydetti. Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Dairesi Başkanlığı’nca hayata geçirilen KAAN EGM mobil uygulamasını bugüne kadar 147 bin kişinin kullandığını aktararak şöyle devam etti: “KAAN uygulaması sayesinde, genel kolluk ve özel güvenlik iş birliğini artırarak kolluk kuvvetlerimize 350 bin kişilik bir güvenlik desteği sağlamayı hedefliyoruz. 2022 yılında da bu hedeflere ulaşmak için yoğun bir çalışmanın içindeyiz. Bu kapsamda, 168 bin 377 özel güvenlik görevlisi, 10 bin kişi kurum ve kuruluş yetkilisi ile 17 bin 692 genel kolluk personeli olmak üzere toplam 196 bin 70 kişiye, 88 polis başmüfettişimiz tarafından verilecek eğitimlerin planlarını tamamladık. İnşallah eğitimlerimize Asayiş, TEM, KOM ve Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlıklarımızın personeli de katkı sağlayacaktır. Bilhassa Asayiş Daire Başkanlığı, KAAN uygulamasının önemli bir paydaşı olacaktır. Güvenlik konularındaki nihai amacımız, Türkiye'yi dünyanın en güvenli ülkesi haline getirmektir."

Site Yönetimlerindeki Kanuni Boşluk

       Büyük sitelerin yönetimlerinde yaşanan sorunlara değinen Soylu, bunun üzerine düştüklerini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Anladık ki burada kanuni bir boşluk var. Bu kanuni boşluktan istifade ediyorlar. Siteye seçiliyorlar. Seçildikten sonra ne parasını, ne gelirleri, ne giderleri denetleyen var. Kendine ait, dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir özgürlük alanı bulmuş. Bunu kaybetmek ister mi? Su parasını ödemeyenin su saatini kaldırıyor. Sitenin otoparkını dışardan birine kiralıyor. Kafalarına indik ama yetmez. Acilen özellikle kat mülkiyeti konusunda bir yasaya ihtiyacımız var. Bunu da hazırladık. TBMM de bunu değerlendirecek. Bir an önce çıkmasının muaccel olduğunu düşünüyorum. Bu, çünkü şehir güvenliğiyle alakalı bir meseledir. Boş bırakılmış bir alanın, doldurulmasıyla alakalı bir meseledir. TBMM'nin de bu konuda hassasiyet göstereceğine inancım tamdır." Soylu, 15 bin kişilik bir şehrin güvenliği için kaymakam, ilçe emniyet müdürü, ilçe jandarma komutanı ve polis verdiklerini aktararak, "Ama 15 bin kişilik bir sitede 4-5 kişiyle, o da tehditle baskıyla meydana getirenlere 'Buyur istediğin gibi yap' diyorsun. O da neden? Kanuni boşluktan. Kat mülkiyeti yasası, özel güvenlik yasasıyla birlikte çıkarsa bunlar birbirlerinin tamamlayıcısı olacaktır." dedi.