FETÖ’nün darbe girişimi sırasında ilk hedeflerden biri olan Özel Harekat Daire Başkanlığı tarihinde ilk kez böyle bir saldırıya maruz kaldı.

Darbe girişimi sırasında etkisiz hale getirilmeye çalışılan Gölbaşı’ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı mensup­ları, 15 Temmuz gecesinde ve son­rasında yaşananları anlattı.

15 Temmuz’da hainlerin bi­linçli seçtikleri teşkilatımızın göz bebeği Özel Harekat Daire Baş­kanlığı ve Havacılık Daire Başkan­lığı üst üste hava saldırısına uğra­dı. Özel Harekat yetkilileri, cuma akşamı personelin büyük çoğun­luğunun istirahatli olduklarını, sa­dece nöbetçi personelin mesaide olduğunu belirtti. Daire Başkanlı­ğından gelen acil çağrı üzerine tüm personelin göreve koştuklarını ifa­de etti.

Gölbaşı’nda, Güneydoğu’daki operasyonlarda yaralanan ve gazi olan personel dahi vazifeye hazır­dı.

Özel Harekat yetkilisi; “Özel Harekat tesislerinin hemen yanın­da bulunan, EGM Havacılık Daire Başkanlığının Türk uçaklarınca bombalandığını öğrendim ve ku­laklarıma inanamadım. Daireye ulaştığımızda ikinci bomba henüz patlamıştı ve her yer ateş altınday­dı. Özel Harekat Daire Başkanlı­ğı’nın girişindeki avluda çok sayıda şehit ve yaralı vardı. Yaralanmamış ve silahlanmış olarak mevzilenen personele katıldık. Tüm perso­nelle savunma hattı oluşturduk. Yaralıların tahliyesi için gerekli ön­lemleri alarak, bütün arkadaşlarla harekete geçtik. Yangının söndü­rülmesi sonrasında, yaralı arkadaş­larımızı personelimizin özel araç­larıyla hastaneye götürdük.”

Darbe girişiminin karargahı olan Jandarma Genel Komutanlı­ğına yönelik operasyonlara Özel Harekat Daire Başkanlığı persone­li az sayıdaki Ankara Özel Harekat polisine destek oldu. Ellerindeki personel ve zırhlı araçlarla hare­kete geçen Özel Harekat polisleri “en iyi savunma saldırıdır” anlayı­şıyla operasyonu başlattılar.

Özel Harekat polisi, yaşadık­larını şu sözlerle dile getirdi: “Biz de ilk defa Mehmetçik ile karşı kar­şıya geliyoruz. Biz bugüne kadar hep onlarla omuz omuza, beraber mücadele ettik. Güneydoğu’daki son 1,5 yıllık süreçte jandarmasıy­la, kara kuvvetleriyle, havacılarıyla tüm personeliyle dostluk, kardeş­lik, arkadaşlık yaparak her şeyimizi paylaştık. İlk defa asker görünüm­lü hainlerle karşı karşıya geldik ama hiç tereddüt etmedik. Jandar­madaki hainler, saat 23.00’e kadar bize direndi fakat saat 23.00’te yüzde yüz kontrolümüz altına al­dık.

Şunun bilinmesini istiyorum, bu ordu bizim ordumuz. Tüm per­sonel bizim canımız, ciğerimiz. İç­lerindeki ne idiği belirsiz bir grup tarafından böyle bir şeye kalkı­şıldı. Biz bunun ayrımının yapıl­masını istiyoruz, bu ayrımı biz de yaptık. O yüzden orada gözaltına aldığımız hainlerin üniformalarını çıkarttık. Bu üniforma Türk aske­rinin, Türk ordusunun üniforması. Onların üniforması olmadığı için bu üniformalardan arındırıp gözal­tına bu şekilde aldık.” dedi. Gölbaşı’nda görev yapan polisler, şehit olan arkadaşlarının anısı­na Özel Harekat Daire Başkanlı­ğı’nın binasına bir afiş astı. “KİM DEMİŞ HER ŞEYİN BİTİŞİ ÖLÜM, DESTANLAR YAYILIR MEZARIMIZDAN” başlıklı afiş­te, şehit olan polislerin isimleri yer aldı.