15 Temmuz gecesi ülkemizin üzerine indirilmeye çalışılan kara bulutlar tek bir gecede dağıtıldı. Milletin iradesine darbe vurmaya çalışan hainlere karşı duran polislerin, telsizlere yansıyan diyalogları akıllara kazındı.
O kayıtlarda polislerimizin, emniyet amirlerimizin kahramanlık hikayeleri de var. Polislerimiz bir yandan mücadele verirken bir yandan da “halk bizim yanımızda” diyen cuntacılara karşı, halkın kendi yanlarında olduğunu gösteren fotoğrafların paylaşılmasını koordine etmiş. Polis bir yandan vatan millet için ölüme gitmeyi görevi saymış, bir yandan ise vatandaşla birlikte olduğunu her daim kanıtlamaya çalışmıştı.
Elbette FETÖ’nün gözü dönmüş cuntacılarına direnen de sadece İstanbul değildi. Tüm Türkiye sokaklara dökülmüştü. Ankara... Marmaris... İzmir... Diyarbakır... Ağrı... Van... Mardin... Yozgat... Erzurum... Malatya... Gaziantep...
Bütün Türkiye direndi! Bu destanı bu ülke ve bu ülkenin insanları yazdı.
Emniyet Teşkilatı mensubu bir polis şunları anlattı: “O gece telsizden en çok duyduğumuz ‘Direneceğiz, silahlarımızı bırakmayacağız’ anonsuyla birlikte bizleri motive etmeye yönelik ‘Alnınızdan öperim ha gayret arkadaşlar’ anonsuydu. Bir de ‘Hiçbir askerimizin burnu kanamayacak. Sizler askere ateş etmeyin. İkna etmeye çalışın. Onlara kim olduklarını hatırlatın’ telkinleriydi.
O gece Sayın Emniyet Müdürümüzle, darbeyi yönetenlerden bir tümgenerali tutukladık. Polis otosuna bindirdik. Aracın içindeki bir arkadaşımız aşırı tepki gösterince amirimiz ‘Sakın ha aşırı tepki yok. Kanunlara uygun şekilde tutuklayıp Türkiye Cumhuriyeti’nin savcılarına teslim edeceğiz’ dedi ve sonra cuntacı paşaya döndü: ‘Sen bu aşırı tepkinin daha da ötesini hak ediyorsun. Ama biz sana hakaret etmeyeceğiz. Sen üzerinde taşıdığın üniformaya ihanet etmiş birisin. Ne desek karşılamaz.’
Velhasıl kelam... Destan yazdığımız o gecenin hikayesini kayda geçirmeye devam edeceğiz.”
20-10: Merkez beni dinleyen bu işte kandırılmış olan rütbesi ne olursa olsun kardeşlerime sesleniyorum, bakın herkes çekilir hesabı siz verirsiniz... Hiç kimsenin burnu kanamayacak, şu anda binlerce insan sokaklarda tankın üzerinden askeri indirdi... Bu uçaklar, tepemizde dolaşanlara sesleniyorum gidin kardeşim, Türk pilotunun dolaşacağı yerler değil burası... biz birazdan... operasyon yapacağız. Hiç kimsenin burnu kanamaması için söylüyorum...
Halk sokaktadır. Halk tankların önündedir. O gece, postal seslerine karşı çoluk çocuk, genç-yaşlı, kadın-erkek velhasıl topyekun halkın sesi vardır... Halk tankların üstündedir.
Polisler de şaşkın olmalı ki bu durum karşısında; bir emniyet amirinin heyecanlı bir şekilde “Merkez, Merkez vatandaş tankın üstüne çıktı, şu an askerlerin silahlarını alıyorlar” anonsu kayıtlara girer.
25-18: Merkez
25-10: Müdürüm...
25-18: Merkez.
Merkez: 25-18 direk konuşun.
25-18:...vatandaş tankın üzerine çıktı şu an, askerin silahını aldılar.
20-10: Gözlerinden öpüyorum, gözlerinden öpüyorum kardeşimin.
25-18: ... Sağolun Sayın Müdürüm 25-18 konuşuyor tamam.
Ve bir anons daha düşer muhabere kayıtlarına...
Halk, Vatan Emniyet’in önünde tankların üstüne çıkmış, tankın emniyet binasına girmesine izin vermemektedir:
22-10: ... Merkez Vatan’da bulunan tankın üzerine çıkan insanlarımızın resimlerini çekin, bütün herkese yayın, Türkiye görsün.
“Tank Kullanabilen Sivil Var”
Olayın geçtiği yer Üsküdar Bağlarbaşı. Bir polis ekibi darbecilere ait zırhlı araç ve tankı teslim almıştır. Askeri aracın içindeki askerlere gözaltı yapılmıştır. Ancak bir sorun vardır. Polis ekibi içerisinde tank kullanmayı bilen yoktur:
93-45: Bağlarbaşı’nda bulunan bu askerler alındı, zırhlı aracın içerisinde mühimmat var. Zırhlı aracı nereye çekeceğimiz konusunda talimat bekliyorum.
Merkez: Bağlarbaşı’nda bu askeri aracı da mühimmatı da aldınız doğru mudur?
93-45: Doğrudur yanımda tank kullanabilen bir tane sivilimiz var, talimat bekliyorum.
Merkez: Polis noktamıza yakın mısınız?
Merkez: Tamam anlaşıldı. Bu alınan zırhlı araçla bu ZBT tanklar köprünün araç parkına getirsinler olarak takip edelim.
20-57: Kullanmasını bilen vatandaş varsa birlikte köprü trafiğe getirsinler.
Merkez: Anlaşıldı efendim... Bu C bölgesinde zırhlı araç alan ekiplerimiz askeri personelle gerekirse silah marifeti ile etkisiz hale getirin bu köprü trafiğe askeri araçları getiriyoruz.
93-45: Sivil vatandaşları köprü trafiğe intikal ettiriyorum.
15 Temmuz gecesi halk profesyonel bir polis edasıyla Emniyet Teşkilatıyla birlikte hareket etti ve milletçe devletine sahip çıktı.
“Tamam Duyarlı Vatandaş”
O gecenin demokrasi şehitlerinden polis memurumuz gişelerin orada darbeciler tarafından başından vuruldu. Polis telsizine giren vatandaş yaralı sanıyordu ancak olay yerine takviye ekip geldiğinde devrelerinin şehit olduğunu gördüler.
… Ben vatandaşım telsizi yerde buldum, yaralı iki polis var Orhanlı gişelerinin orada.
Merkez: Tamam Orhanlı gişelerden vatandaşımız polis cihazına girdiniz takip ettim. Yaralı meslektaş bilgisi aldık tamam duyarlı vatandaş.
20-10 Konuşuyor:
DİRENİN
68-155: Beylikdüzü’nde 700’lü (patlama) sesler geliyor. Görüş alanımızda değil.
Merkez: Doğrudur, dayanmaya çalışalım, son çırpınışları.
20-10: Herkes sakin olsun, çoğu gitti azı kaldı arkadaşlar. Daha sakin, daha dikkatli vatandaşlarımızı da muhafaza ederek, geri adım atmayarak sabırla birkaç saate bu neticelenecek.
Merkez: İstasyonlarımız önemle takip etsinler Sayın 20-10’umuz bilgi veriyor. Son birkaç saatleri, son barutları, son hainlikleri. Direniyoruz tamam. Motivasyon bozmuyoruz.
68-10: 300 vatandaş ve personelimle ilçe emniyet önünde beklemedeyim, hazırım.
Merkez: Allah yardımcınız olsun